Mutfağa Dair-Special Turkish Meals

Malzemeler: 15 adet kuru incir, 1/2 su bardağı tozşeker, 2 su bardağı sıcak su, 1 çorba kaşığı tereyağı Süsleme: Ceviz içi Yapılış: İncirleri yıkayalım ve küp küp doğrayalım. İncirleri derin bir kaseye alalım ve üzerine sıcak su ekleyelim ve 1 saat kadar suda bırakalım. Daha sonra incirimizin suyunu süzerek suyu ve inciri farklı kaplara alalım. Diğer yandan tereyağını geniş bir tavada eritelim. İnciri ekleyerek 5 dakika kadar kavuralım. Daha sonra incir suyu ve tozşekeri ilave ederek kısık ateşte 10 dakika kadar pişirelim. Daha sonra ocaktan alalım ve soğumaya bırakalım. Cevizle süsleyelim. İsterseniz kaymakla servis yapın çok güzel yakışıyor

Birçok hastalığın önlenmesinde ve tedavi sürecinde iyi gelen adaçayı, eski cağlardan beri insanların bas tacı olan bitkilerden biri olmuştur.  Adaçayı (Salvia officinalis), dişotu ve meryemiye isimleri ile de tanınmaktadır. Bitkinin mor veya beyaz renkli çiçekleri halka dizilişli, karşılıklı olan yaprakları gümüş gibi parıldar ve acımtırak, ıtırlı bir koku yayar.  Adaçayı, çok eski çağlardan beri şifalı bir bitki olarak tanınıyor ve kullanılıyor. Hatta Romalılar zamanında kutsal bir bitki olarak görülmüş ve onun için özel hasat törenleri yapılmıştır. Yine 13. asırda "Eğer dikmişsen adaçayını bahçeye, ne gerek var ölmeye" denilerek şifaları açıklanmaya çalışılan adaçayı, sık sık içildiğinde tüm bedeni güçlendirir, kalp krizi tehlikesini azaltır ve felç için de çok faydalı olduğu bilinir. Zayıf ve güçsüz çocuklara balla tatlandırılarak içirilebilir.  İşte Birçok Derde Deva Adaçayının Faydaları:   Adaçayı iyi bir antibiyotiktir. Ağız ve boğaz enfeksiyonlarına ço

Malzemeler:  2 paket kedidili bisküvi, Süslemek İçin Çilek, Granül Çikolata Kreması için;  1 kg. süt, 6 yemek kaşığı un, 8 yemek kaşığı şeker, 3 yemek kaşığı margarin veya tereyağı, 1 paket vanilya Yapılışı: Bisküvilerimizin her birini süte batırarak ve borcamımıza bir kat dizelim. Daha sonra krema malzemelerimizin hepsini karıştırarak kısık ateşte pişirelim ve yarısını bisküvilerin üzerine dökelim. Kremanın üstüne bir kat daha sütle ıslatılmış bisküvi dizelim. Kremanın diğer yarısını da bisküvilerin üzerine dökelim ve iyice yayalım. Kremamız biraz soğuduktan sonra yıkanmış ve ayıklanmış çileklerimizi kremanın üzerine dizelim. Granül çikolatamızı çileklerin üzerine serpiştirelim. Tatlımızı soğuk servis yapalım.  

Malzemeler: 1 büyük boy kuru soğan, 1 çorba kaşığı biber salçası, 1 yemek kaşığı domates salçası, 4-5 dal maydanoz, 3-4 dal taze soğan, 1 cay bardağı sıvı yağ, 1/2 cay bardağı nar eksisi, 1 tatlı kaşığı pul biber, 1 cay kaşığı karabiber, 1 cay kaşığı kimyon, tuz.  Yapılış: Genis bir kaseye bulgurumuzu yıkayip koyalim.Icine ince ince dogranmis sogani ve salcalari ilave ederek iyice yoguralim. Daha sonra baharatları, tuzu, nar ekşisini, sıvı yağı ilave ederek bulgurlar yumuşayana kadar yoğuralım ( arada su serpelim). Kıyılmış maydanozu, kıyılmış taze soğanı ilave ederek biraz daha yoğuralım. Daha sonra hamurumuzdan ceviz büyüklüğünde parçalar alarak köfte şeklini verelim. Marul, maydanoz ve limonla servis yapabiliriz.

İlk defa denedim. Tadı muhteşemdi, yiyenlerde bayıldı. Hem de çok sağlıklı.  Malzemeler:  1/2 kg. taze fasulye, 1 kuru soğan, 2 domates, 2 diş sarımsak, 2 orta boy havuç, Yarım çay bardağı zeytinyağı, 1 tatlı kaşığı tuz, 1 kesme  ş eker Yapılış Düdüklü tencereye önce doğranmış soğanımızın yarısını ve küp küp doğranmış domatesimizin yarısını döşeyelim. Diğer yandan fasulyelerimizi ayıklayalım ve yan yan doğrayalım ( resimdeki gibi) ve tencereye domateslerin üzerine döşeyelim ve doğranmış sarımsaklarımızıda ilave edelim. Daha sonra fasulyelerin üzerine kalan soğan, domates ve doğranmış havucumuzu  ( resimdeki gibi)  ekleyelim.  Son olarak tuzu,  ş eker  ve zeytinyağını ekleyelim. Yemeğe hiç su koymamıza gerek yok. Düdüklünün kapağını kapatalım ve yemeği orta ateşte pişirelim. Tencerenin düdüğü ötmeye başlayınca düdüğünü indirip 10 dakika daha pişirelim. Ocağın altını kapattıktan 10 dakika sonra kapağı açalım.

Malzemeler: 5 yumurta sarısı, 1 yumurta, 2 su bardağı su, 1 su bardağı süt, 1 tatlı kaşığı tuz, 1 küçük muskat, alabildiği kadar un ( kulak memesi kıvamına gelene kadar)  Yapılış: Yumurta sarılarını ve tam yumurtamızı derin bir kâsede mikserle çırpalım. Daha sonra tuz, rendelediğimiz muskat, su, sut ve alabildiği kadar unu ekleyelim ve kulak memesi yumuşaklığına gelene kadar iyice yoğuralım. Hamurumuzun üzerini nemli bir bezle örterek 2 saat kadar dinlendirelim. Hamuru bezelere ayıralım ( 5-6 beze oluyor) ve bezeleri tek tek açalım, masa örtüsünün üzerine biraz un serpelim ve hamurları burada bir saat kadar kurutalım ( birbirlerine değmeyecekler). Kuruyan yufkaları 2,5-3 cm genişliğinde şeritler halinde keselim. Bu şeritleride üst üste koyarak kibrit çöpünden biraz daha fazla kalınlıkta keselim. Geniş bir tepsi üzerinde güneş gören bir yerde 1-2 gün kurutalım.

Dünya’da milyonlarca insan yetersiz ve dengesiz beslenme sonucu oluşan hastalıklarla mücadele ediyor. Uzmanlar da bilinçli beslenenlerin daha az sağlık sorunlarıyla karşılaştığını dile getiriyor. Kahve ve yumurtayı nasıl ne kadar tüketmeliyiz? Uzmanların önerdiği ve tüketilmesi gereken sağlıklı gıdalardan bazıları: Kirmizi Et Kırmızı et kalp hastalığından kansere kadar birçok şey için suçlandı. Araştırmacılar bunu şarküterideki sodyum ve nitratın yanısıra etin doymuş yağ ve kolesterol içeriğine bağladılar. Son yapılan araştırmalara göre, kırmızı et tüketimiyle kolon kanseri, kalp hastalığı, felç veya ölüm arasında pozitif bağ bulundu. Doymuş yağın kolesterol seviyesinde artışa neden olduğuna dair tutarlı bir kanıt yok. Gerçekte 60 bin Japon kadının katılımıyla yapılan büyük bir araştırmaya göre bunun tam tersi tespit edildi. Daha fazla doymuş yağ yerseniz felç riskiniz azalır. Kırmızı etin yağı genellikle eşit miktarda doymuş ve tekli doymamış yağlardan oluşur ve çok az miktarda i

Malzemeler:  4 adet orta boy kabak, 2 su bardağı yoğurt, 2 diş sarımsak ( Tercihen yani zorunlu değil) , 2 yemek kaşığı mayonez, 2 yemek kaşığı sıvıyağ, tuz, Nane, Sumak Yapılış Kabakların kabuklarını soyalım ve rendeleyelim. Teflon tavada sıvıyağda hafif yumuşayıncaya kadar kavuralım ocaktan aldıktan sonra tuz ekleyelim. Kabaklar soğuduktan sonra yoğurdu, ezilmiş sarımsağı ve mayonezi ilave ederek karıştıralım. Uzerini sumak ile süsleyelim.

Latince ismi Portulaca oleracea olan Semizotu Ortadoğu ve Hindistan kökenlidir. Ancak her iklim ve toprakta yetişir. Semizotu, Omega-3 açısından neredeyse balık kadar zengin bir bitki olup demir, bakır, manganez, C ve D vitaminlerince de zengindir. Madensel tuzlar ve vitaminlerce çok zengin olan Semizotunun besin değerlerini kaybetmemesi için salata olarak yenmesi, yani pişirilmeden tüketilmesi tavsiye edilir. Pişirilme tercih ediliyorsa çok kısa süre pişirilmelidir. Çok kaynatıldığında yemeğin rengi ve tadı değiştiği gibi besin değerleri de kaybolur. Kalp Hastalığı riski taşıyan ve Kalp hastaları için yararlı olan semiz otu nisan, mayıs, haziran aylarında haftada 3-4 kez tüketilmelidir. Yere yakın bir sebze olduğu için tüketilmeden iyice yıkanmalı sirkeli suda bekletilmelidir. Faydaları: - Kanı temizler - İdrar söktürür - Kanı üreden temizler - Sinir krizlerini ve beyin yorgunluğunu geçirir - Böbrek taşı ve kumunu döker - Semizotu şişmanlara kilo verdirir

Kırmızı biberlerimizi yıkayalım ve kurulayalım. Daha sonra közleyelim. Biberleri daha sıcakken buzdolabı poşeti içine koyalım. Poşetin ağzını kapatalım ve soğumasını bekleyelim ( bu işlemle biberler kolayca soyulacaktır). Soğuyan biberlerimizin kabuklarını soyalım ve içinden tohumlarını çıkaralım. Biberleri enine üç parçaya bölelim. Diğer yandan 2 diş sarımsağımızı soyalım ve ince ince doğrayalım. Biberleri kavanoza yerleştirelim. Üzerine doğranmış sarımsak, zeytinyağı, uzum sirkesi ( 1 kilo bibere bir cay bardağı yeterli), 1 cay bardağı sıvı yağ, tuz ekleyelim ve kavanozu kapatalım. 1 gün dışarıda daha sonra buzdolabında bekletelim.

Hep diyorum eskilerin bir bildikleri var. Ninemlerin sofralarından eksik etmedikleri Tahan-Pekmez meğer ne faziletler barındırıyormuş. Hele de Ramazan sofralarında Tahan-pekmez değişmez bir tatlı olurdu. Bir kâseye pekmez koyup üzerini tahinle kapatıp bir güzel karıştırır sonra ekmek banarak yerdik. Şimdiki çocukların çoğu cokokrem sürüyor ekmek üstüne... Hâlbuki Tahan pekmeze alıştırsak ne iyi olur. Aşağıdaki yazıyı okuyunca hemen gidip tahin aldım. Tahin (tahan) susamın ezilerek ve çeşitli işlemlere tabi tutularak akıcı yağ gibi bir hale gelmiş şeklidir. Kansere karşı koruyucudur. Damar sertliğini ve tıkanmalarını engeller. İdrar söktürücüdür. E, C ve B vitaminleri açısından zengindir. Hücre yapısının bozulmasını engeller. Yaraların iyileşmesini hızlandırır. Cildi güzelleştirir. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Göz sağlığı için hayati önem taşır. Vücuda alınan ağır metaller, zehirli bileşikler, radyasyon ve bazı ilaçların yarattığı toksinlere karşı koruma sağlar. Yaşlanmaya

Biberlerimizi iyice yıkayalım ve bas kısımlarını parmaklarımızla bastırarak çıkartalım ve tohumlarını dökelim. İğne geçirdiğimiz ipimize biberleri arka tarafına yakın kısmından yan yana dizelim, Dizdiğimiz biberleri direk ve bol güneş alan bir yere asalım ve kurutalım

Patlıcanlarımızı ortadan ikiye bölerek içlerini oyalım. Patlıcanlarımızı tuzlu suda 15 dakika kadar bekletelim. Daha sonra kaynayan suda 3 dakika kadar haşlayalım ve süzelim. Kâğıt peçete veya havlu yardımıyla iyice kurulayalım. Patlıcanlarımızın kapalı kısımları yukarıda olacak şekilde ipe dizelim ve kurutalım.

Malzemeler: İstediğiniz kadar taze bamya, Beyaz ip, yorgan iğnesi Yapılış: Bamya kurutma işlemi bamyalar hiç yıkanmadan yani suya sokulmadan yapılır. Bamya diğer sebzelerin aksine direk güneş ışığında kurutulur. Bamyalarımızı sap kısımlarından ipe dizelim. Direk güneş ışığı alan bir yerde 4-5 gün kurutalım. 

Mürdüm eriğinin faydaları arasında ilk sırada C vitamini özelliğinden söz etmektedir. Ender Saraç’ın bahsetmiş olduğu C vitamininin faydalarına bakacak olursak, her şeyden önce, bağışıklık sistemini güçlendirdiğinden; ve vücut direncini kuvvetlendirdiğinden söz etmemiz gerekir. Mürdüm eriğinin faydalarından bahsederken kan yapıcı özelliğinden de bahsetmenin gerekli olduğunu belirten Ender Saraç, mürdüm eriğinin kan yapıcı özelliği dolayısı ile anemi problemine iyi geldiğini anlatmaktadır. Mürdüm eriğinin faydaları arasında bahsedilmesi gereken bir diğer faydası ise bağırsakları çalıştırmasıdır. Bağırsakları çalıştıran mürdüm eriğinin, metabolizmayı hızlandırmasından ve kabızlık problemine iyi geldiğinden de söz etmek gerekmektedir. Mürdüm eriğinin içeriğinde yüksek oranda potasyum bulunmaktadır. Potasyumun faydalarından da mürdüm eriğinin faydaları arasında söz etmek gerekmektedir. Mürdüm eriğinin faydaları arasında, kalp ve tansiyon problemi yaşayanların da yararlan